KAHTA AKSA TUFANI'NIN YILDÖNÜMÜNDE MEYDANA İNDİ
Kahta ilçesinde Aksa Tufanı'nın 1. Yıldönümü nedeniyle basın açıklaması yapıldı.
Kahta ilçesinde Aksa Tufanı'nın 1. Yıldönümü nedeniyle basın açıklaması yapıldı.
Kahta'daki sivil toplum kuruluşlarının organize ettiği basın açıklaması, yürüyüşle başladı. Tedaş kavşağında başlayan yürüyüş yüzyıl parkında son buldu. Yürüyüş boyunca sloganlar atarak devam eden vatandaşlar, İsrail'e lanet Hamas'a destek sloganları attı.
Aksa Tufanı'nın 1. yıldönümü nedeniyle düzenlenen programa yoğun bir katılım oldu. Yüzyıl parkında toplanan kalabalık burada tekbirlerle ve sloganlarla İsrail'e tepkisini dile getirerek Hamas'a desteklerini sürdürdüler.
Yüzyıl parkında yapılan gıyabi cenaze namazı, dualar ve basın açıklamasıyla program sona erdi.
Sivil toplum kuruluşları adına basın açıklamasını yapan Esat Aktanbaş, 'Gevşemeyin, üzülmeyin; eğer (gerçekten) iman etmişseniz en üstün olan sizlersiniz.' (Ali İmran 139) ayetine dikkat çekerek, "Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, bir vücudun azaları misali yekvücut olarak ancak bu habis urlardan ülkemizi ve Müslüman beldeleri koruyabiliriz" dedi.
Basın açıklamasında mücadele kazandırır rehavet kaybettirir diyen Esat Aktanbaş, “Ey iman edenler, eğer siz Allah'a (Allah adına İslam’a ve Müslümanlara) yardım ederseniz, O da size yardım eder ve sizin ayaklarınızı sağlamlaştırır.” (Muhammed 7) Aksa Tufanı Direnişi’nin seneyi devriyesi münasebetiyle bizleri bir araya getiren Allah’a hamd olsun.
Filistinli kardeşlerimiz geçen sene bugün on yıllardır Siyonist çetelerin işgali altında bulunan topraklarına taarruz hareketi gerçekleştirmiş, İslam’ın ve Müslümanların izzetini, canları pahasına savunmuşlardır. Ümmetin yeniden dirilişinin Filistin topraklarında ve işgal altında bulunan bütün İslam topraklarında ancak ve ancak İslami Mücadele ile olabileceğini bütün dünyaya yeniden bir daha haykırmıştır. Yüzyıldan fazladır Batıl’ın işgali altında bulunan İslam coğrafyasında Filistinli kardeşlerimizin bu taarruzunu ve tam bir yıldır verdikleri destansı mücadeleyi Kâhta Sivil Toplum kuruluşları olarak selamlıyoruz. Rabbim ellerinize ve yüreklerinize dert vermesin. “Gevşemeyin, üzülmeyin; eğer (gerçekten) iman etmişseniz en üstün olan sizlersiniz.”(Ali İmran 139) şeklinde konuştu.
"FİLİSTİN’İ SAVUNMAK ANADOLU’YU SAVUNMAKTIR"
Aktanbaş, "İslam coğraflarını işgal edenlerin gücü onların tanklarından, tüfeklerinden, uçaklarından kaynaklanmıyor. Asker sayılarının çokluğundan, gelişmiş teknolojilerinden de kaynaklanmıyor. Batıl bütün pervasızlığını, azgınlığını, gücünü bizlerin parçalanmışlığımızdan, bölünmüşlüğümüzden, dünyaya olan bağlılığımızdan alıyor. Biliyoruz ki birlik güçlendirir, azmi arttırır, cesareti kavileştirir. Ayrılık zayıflatır, gücü böler, cesareti kırar. Filistin, İslam toprağıdır. Anadolu gibi, Bosna gibi, Kazan gibi… Endülüs gibi. Bizler İslam’a iman etmiş kişiler olarak İslam’ın her karış toprağı için mücadele etmekle sorumluyuz. Her karış toprağımızı Batıl’ın zalim çizmelerine ezilmekten kurtarmakla mükellefiz. Hayatımızın ana odağına koymakla sorumluyuz. Anadolu coğrafyasını bizlere vatan kılan ecdadın azmini, cehdini, şuurunu taşımadığımız zaman, tıpkı Endülüs gibi bu toprakların da Batıl tarafından işgali işten bile olmayacaktır. Bundan mütevellit, Kudüs’ü savunmak İstanbul’u savunmaktır. Filistin’i savunmak Anadolu’yu savunmaktır. Beyrut’u, Şam’ı, savunmak Diyarbakır’ı, Konya’yı savunmaktır.
Siyonist çete ve sahibi emperyalistler bütün pervasızlıkları ile Müslüman coğrafyaya saldırıyor…Hiçbir kural, hiçbir ilke, hiçbir değer gözetmeden beldelerimizi talan etmekte, yok etmeye çalışmaktalar." Dedi.
"MÜSLÜMAN BELDELERİ KORUYABİLİRİZ"
Aktanbaş, "Batıl, topyekûn bir saldırı başlatmış bulunmaktadır. Dünya iktidarını ellerinde bulunduran güruhlar adeta dünyayı yekle yeksan edecek bir savaşa sürüklemektedirler.
Bu varoluş savaşında tek seçeneğimiz var. Topyekûn savaşa ancak topyekûn cevapla karşı durabiliriz. Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, bir vücudun azaları misali yekvücut olarak ancak bu habis urlardan ülkemizi ve Müslüman beldeleri koruyabiliriz. Kurtabiliriz. Unutmayalım gecenin en karanlık anı gündüze en yakın andır. Ve yine unutmayalım ki direniş diriltir, mücadele özgürleştirir. İlahi vaaddir: 'Birlik olursak zafer Müslümanlarındır.' “Eğer bir yara aldıysanız, o kavme de benzeri bir yara değmiştir. İşte o günleri biz onları insanlar arasında devrettirip dururuz. Bu, Allah'ın iman edenleri belirtip-ayırması ve sizden şahidler (veya şehidler) edinmesi içindir. Allah, zulmedenleri sevmez;” (Ali İmran 140) ifadelerini kullandı.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2021 Kahta Havadis | Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlara aittir. Kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.