HZ. AMİNE’NİN SEVİNÇ VE HÜZNÜ-Sabri KELEPÇE

13.09.2024 14:48:10
Sabri KELEPÇE

Sabri KELEPÇE

Abdulmuttalip yüz deveyi kurban edince 

Abdullah’ı kurtulmuş boğulmuştu sevince 
Soluğu zühre lideri Vehb’in evinde aldı 
Amine’yi Abdullah’a istemekti muradı 
 
Sözler kesildi düğün günü kararlaştırıldı  
Mehri konuşuldu ve pürüzler aşıldı  
Abdullah babası ile giderken düğün evine  
Kuteyle hanım dalmıştı onun seyrine 
 
Maşuğu geçerken yanmış ki yüreği ve ciğeri  
Sezmiş idi Abdullah’daki o nuru, cevheri 
Aşık olmuştu Abdullah’daki o nura 
Bir teklif ile çıkmış idi huzura 
 
Arzum kabul etsen çok sevinirim 
Sana adanan kadar deve veririm 
Her kimse sana bu kıymeti veremez 
Benim bu aşkımı kimse bilemez 
 
Arzum gönül rızan ile kıyak nikahı 
Kalmasın üstünde benim bedduam ve ahım 
Abdullah’ın cevabı önümdedir babam Onurunu onun asla kıramam 
 
Baba oğul gittilerdi düğün yerine 
Zühre kabilesinin şefi Vehb’in evine 
Vehb vefat etmiş velayet Vüheyd’deydi 
O da abisinin makamı ve yerindeydi 
 
Huri yüzlü Amine’ye civan Abdullah talip 
Mürüvvetlerine sevinmişti Abdulmuttalip Abdullah Yusuf_i Kenan, Amine hem çok kibar 
Kıskançlıktan candan olmuş onlarca nigar 
 
Abdullah Amineyle birkaç ay beraber 
Kalır ancak kervana katılır Şam’ a gider 
O kem gözler Abdullah’a verir ağırlık 
Keyfi kaçmış yakalamış hastalık 
 
Bu minvalle zor döner Medine’ye 
Sizinle gelmem der şimdi kafileye  
Dinleneyim biraz sonra eve döneyim der 
Gayrı dönemez eve ve ne acı kader 
 
Kabz eder ruhunu orada ölüm meleği 
Durur Amine’nin hasreti ile çarpan yüreği 
Kervan dinlenmeden yol alır Mekke’ye 
Bekleyenler kervanı çıkarlar yüksek tepeye 
 
Mekke halkı dört gözle bekler kervanı 
Amine anamız da gözetler o civanı 
Derler göründü uzaktan geliyor kervan 
Ahalide buluşmak için büyük heyecan 
 
Hazret yoklar kervanı ki yoktur Abdullah 
Derinden bir ah çeker der ki eyvah eyvah 
Hani nerede az gördüğüm refikim, beyim 
Hastalandı derler Amine der ben öleyim 
 
Der Ya Rabbi acaba ne hata ettim 
Kurbanım Ya Rab bebeğim kalmasın yetim 
Nolur Allah’ım gözüm yolda kalmasın 
Kadasını ben alayım ölümü olmasın 
 
Abdulmuttalip Haris’i salar Medine’ye 
Abdullah’a yardım edip ki getire Mekke’ye 
Anamızın gözü yaş dolu eyler figan 
Kıyma Rabbim der Abdullah’a o bir civan 
 
Haris Medine’ye çabuk gider tez döner 
Gayrı Amine’nin umut ışığı söner 
Haris’in getirdiği ölüm haberi Amine’nin parçalanır yüreği hem ciğeri 
 
Amine der affet Ya Rab dar olmuştur cihanım 
Gül bahçeme erken düştü hazanım 
Amine’nin kalbi kederli almıştı muştu 
Halık’ın ihsanı Muhammed’e kavuştu 
 
Gördüğü mucizelerle buldu teselli 
Abdullah’a hasreti bitmemişti besbelli 
Hüda Nebi’yi etmişti kendisine hediye 
Anamızın muradı kavuşmaktı sevgiliye 
 
Amine Abdullah’a çok üzüldü kederi coştu 
Altı yıl dayandı ancak refikine kavuştu 
Hep deriz ya sırrına sual olunmaz o bir Allah 
Amine’nin hasreti Firdevs’te diner inşallah 
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları


Tüm Hakları Saklıdır © 2021 Kahta Havadis | Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlara aittir. Kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.